Kayra Kimdir?

Türkçe rap sahnesinin en özgün isimlerinden biri olan Kayra, yani gerçek adıyla Onur İnal, 9 Ağustos 1985’te Karabük’te dünyaya geldi. Küçük bir şehirde, Karabük’ün mütevazı sokaklarında geçen çocukluğu, onun müziğine ve hikayelerine ilham veren önemli bir temel oluşturdu. Rap müziğiyle tanışması, gençlik yıllarına dayanıyor; o dönemde Türkiye’de henüz çok yaygın olmayan bu türü keşfetmesi, onun hem kişisel hem de sanatsal yolculuğunda bir dönüm noktası oldu. İngilizce öğretmenliği yapan Kayra, mesleki hayatıyla sanatını bir arada yürütmeyi başararak, hem öğrencilerine hem de dinleyicilerine ilham veren bir figür haline geldi. Şimdi gelin, onun hikayesine ve müzik kariyerine daha yakından bakalım; albümlerini, single’larını sıralayalım ve bugüne kadar neler yaptığını detaylıca keşfedelim.

Erken Yıllar ve Müzikle Tanışma

Karabük, Kayra’nın hem köklerini hem de müziğinin ruhunu şekillendiren yer. Lise yıllarında, arkadaşı Bitap ile birlikte GINA adlı grubu kurdu. GINA, Karabük’ün ilk rap oluşumlarından biriydi ve şehirde küçük ama tutkulu bir underground hip-hop topluluğu yaratmayı başardı. Zemin Kat Records adını verdikleri bir stüdyoda üretim yapan bu ekip, yerel bir hareketin öncülerinden oldu. GINA ile yaptıkları çalışmalar, dönemin kısıtlı imkanlarına rağmen underground sahnesinde ses getirdi. Ancak Bitap’ın evlenip aile kurması, grubun dağılmasına neden oldu ve Kayra, solo yolculuğuna adım attı.

2007’de hayatına giren bir başka önemli isim, Farazi oldu. Farazi ile tanışmaları, Kayra’nın kariyerinde yepyeni bir sayfa açtı. İkili, Farazi V Kayra adıyla bir ortaklık kurdu ve bu iş birliği, Türkçe rap’te unutulmaz eserler ortaya koydu. Farazi’nin güçlü beat’leri ile Kayra’nın hikaye anlatıcılığına dayalı lirikleri, dinleyicilerde derin bir etki bıraktı. 2013’te ise bu iş birliği, daha büyük bir oluşuma evrildi: 90BPM. İstanbul’da Farazi, Da Poet, Savai ve Sorgu ile birlikte kurulan bu kolektif, alternatif rap sahnesinde bir mihenk taşı haline geldi. 90BPM, iki albüm çıkardıktan sonra 2019’da dağıldı; Farazi V Kayra ortaklığı da 31 Mart 2021’de sona erdi. Kayra, bu ayrılığı 1 Nisan 2021’de Twitter’da duyurdu ve solo kariyerine daha yoğun bir şekilde odaklandı.

Konuyla İlgili Açıklama pic.twitter.com/FZlwwTCJyw

— Kayra (@zapkinus) April 1, 2021

Albümler ve Single’lar

Kayra’nın diskografisi, hem Farazi ile ortak çalışmaları hem de solo projeleriyle oldukça zengin. Şimdi, albümlerini ve single’larını sıralayalım; her birine dair kısa bilgilerle onun müzik serüvenini adım adım inceleyelim.

Farazi V Kayra Albümleri

Hayalet Islığı

Farazi V Kayra’nın Hayalet Islığı albümü, ikilinin en sağlam işlerinden biri. 13 Eylül 2013’te çıktı ve o zamanlar Türkçe rap’te baya yankı yaptı. Albüm, çıktığı döneme damgasını vurdu desek abartmış olmayız, çünkü hem Farazi’nin beat’leriyle hem de Kayra’nın sözleriyle bambaşka bir hava yakalamıştı. Bugün bile açıp dinleyenler var, yani üzerinden 12 yıl geçmiş olsa da hâlâ taze, hâlâ etkileyici. Albümde 15 parça var ve bunlardan biri, “Dobro Vecer”, resmen efsane olmuş durumda. Slav dillerinde “iyi akşamlar” demek, albümün kapanış şarkısı olarak da çok yakışmış. Şarkının havası biraz hüzünlü, biraz gizemli; Kayra’nın sözleri zaten insanı alıp götürüyor, Farazi’nin beat’i de üstüne tuz biber ekiyor. Bu albümde Farazi V Kayra yalnız çalışmamış, yanlarında baya sağlam isimler de var. Mesela Ağaçkakan, Type Wheel, Vinyl Obscura, Karaçalı, Da Poet ve Sorgu gibi isimler albüme renk katmış. Hayalet Islığı, üç bölüme ayrılmış bir albüm: “Cenaze”, “Mevsim Olmayan Mekanlar” ve “Yangın”. Her bölümde ayrı bir hikaye, ayrı bir duygu var. “Cenaze”de ölümle yüzleşiyoruz, “Mevsim Olmayan Mekanlar”da kaybolmuşluk hissi ağır basıyor, “Yangın”da ise her şey tutuşup yanıyor gibi. Mesela “Mevsim Olmayan Mekanlar V: Unutulanlar”da Karaçalı’yla düet yapmışlar, o parça da albümün en sevilenlerinden. Nina Simone’un “I Hold No Grudge” sample’ıyla yapılmış, hüzünlü ama güçlü bir iş.

Mertel Kasetçilik

Farazi V Kayra’nın Mertel Kasetçilik albümü, nostaljik bir atmosferiyle dikkat çeken özel bir proje. Kaset kültüründen ilham alınarak hazırlanan bu çalışma, ikilinin en beğenilen işlerinden biri olarak öne çıkıyor. Albüm, samimi yapısıyla dinleyicileri kolayca etkisi altına alıyor. İçerisinde yer alan “Mertel Kasetçilik” adlı parça ise projenin en güçlü noktalarından biri. Kayra’nın kendine has ve içten anlatımı, Farazi’nin başarılı prodüksiyonuyla birleştiğinde, adeta geçmişe bir yolculuk hissi uyandırıyor. Kaset döneminin ruhunu yansıtan bu albüm, hem o günleri özleyenlere hem de o dönemi keşfetmek isteyenlere hitap eden değerli bir eser.

90BPM Albümleri

Türkçe rap’te kendine özgü bir yer edinen 90 BPM, Farazi, Kayra, Da Poet, Savai ve Sorgu gibi isimlerin bir araya gelmesiyle oluşan bir hip-hop kolektifi. 2013 yılında İstanbul’da temelleri atılan bu ekip, hem bireysel yetenekleriyle hem de grup olarak ortaya koydukları işlerle dinleyicilerin dikkatini çekmeyi başardı. Her biri kendi alanında güçlü bir geçmişe sahip bu beşli, bir araya geldiklerinde adeta bir sinerji yaratarak Türkçe rapin alternatif yüzlerinden biri haline geldi. 90 BPM, sadece müzik yapmakla yetinmeyip, hikayeler anlatmayı, günlük hayatın içinden kesitler sunmayı ve dinleyiciyi düşündürmeyi hedefleyen bir oluşum olarak öne çıkıyor. 90 BPM’in müzik yolculuğundaki ilk büyük adımı, 2015 yılında yayımladıkları “Kötülük Bizim İşimiz” albümüyle oldu. Bu albüm, grubun hem teknik hem de sanatsal anlamda ne kadar iddialı olduğunu gözler önüne seren bir çalışma. Farazi ve Da Poet’in prodüksiyon konusundaki maharetleri, albümün temel taşlarından biriydi. 15 parçadan oluşan bu proje, yalnızca 90 BPM ekibinin değil, aynı zamanda dönemin dikkat çeken isimlerinin de katkılarıyla zenginleşti. Ezhel’in enerjik ve özgün tarzı, Kamufle’nin sert ve doğrudan üslubu, Ağaçkakan’ın derin yaklaşımı ve Allame’nin tecrübesi, albüme farklı tatlar katan unsurlar arasındaydı. Albümde yer alan şarkılar şu şekilde: “Vukuat, Cumartesi, Beyaz Yaka, Taverna, Başa Döner Tekrar, İstanbul, Dünya Dar, Aylak Adam, Elimde Yalanlarla, Zibidi Parro, Bir Fikrim Var, Lise Bir, Tanıyorum Seni, Hesabı Sorulur, Sonucu Yok” adlı şarkılardan oluşuyor.

90 BPM, bu ilk albümle yetinmedi elbette. 2018 yılında, dinleyicileriyle Simsiyah adlı bir single paylaştılar. Diğer yıl, yani 2019’da, 90 BPM ikinci stüdyo albümleri Şehir FM’i yayımladı. 15 şarkılık bu albüm, Kötülük Bizim İşimiz’in anlatımını bir adım öteye taşıdı. Şehir FM, İstanbul’un kaotik ruhunu, sokakların nabzını ve çalkantıları yansıtan bir konsept albüm olarak şekillendi. Farazi’nin senaryolaştırdığı bir hikaye etrafında ilerleyen albüm, şarkılarla birlikte skit’ler içeriyor. Albümde yer alan şarkılar şu şekilde: “Ne Olacaksa Olsun, Kötüler, 4 Silahlı Adam, Yalan, Bekle, İste, Yap, Hatıra Müzesi, Beygir Ali, Işıkların Altında, Umut Var, Çıplak Vatandaş, Tekdüze, Ambulans, Simsiyah, Şehir, En Son Ne Zaman” adlı şarkılardan oluşuyor. Şehir FM’de de 90 BPM, iş birliği geleneğini sürdürdü. Ağaçkakan ve Kamufle gibi tanıdık isimlerin yanı sıra, İdil Meşe, Kutay Soyocak ve Da Proff gibi farklı müzik disiplinlerinden gelen vokaller albüme renk kattı. Bu iş birlikleri, albümün yalnızca rap çerçevesinde kalmamasını, daha geniş bir müzikal yelpazeye yayılmasını sağladı. Da Poet’in bir röportajda belirttiği üzere, Kötülük Bizim İşimiz’de “herkes olsun” mantığıyla hareket etmişlerdi, ancak Şehir FM daha bütünlüklü bir hikaye albümü olarak tasarlanmıştı. Bu albümde, grup üyeleri hem MC’lik yaparak hem de prodüksiyonun her aşamasında yer alarak yeteneklerini konuşturdu. Savai’nin bu kez rap vokallerden ziyade nakaratlarda daha aktif rol alması, albümün dinamizmini artıran detaylardan biriydi.

Solo Albümler

Bütün Ayazların Ardından

Kayra bu albümde hayatını resmen göz önüne sermiş. Yaşadıklarını, gelip geçenleri o güzel hikaye anlatır gibi döküvermiş ortaya. Albüm baya sağlam olmuş, dinlerken insan kendini kaptırıyor. Bize göre en iyisi “Çok Yaşlıyım”. Melodisi de, sözleri de ayrı bir güzel. Sanki eski günlere götürüyor, anıları yaşatıyor. Hem hüzünlü, hem tatlı bir his bırakıyor insanda. Albümde yer alan şarkılar şu şekilde: “Yol, Çok Yaşlıyım, Hissederdim, Olmadım Say, Kül Kalır, Has Kepazelik, Dişçi Koltuğu, Kafamda Cehennem, Kör Karanlık, Felaketimi Beklerken, Öfkemin Şafağı, Haciz, Resmi Evraklar” adlı şarkılardan oluşuyor.

Ömrümün Son Güzel Günleri

Kayra’nın yakın zamanda dinleyicilerle buluşturduğu bu albüm, 2023’ün dikkat çeken işlerinden biri olarak hemen kendini belli etti. Kayra zaten hikayeler anlatma konusunda kendini kanıtlamış bir isim; bu albümde de o yeteneğini sonuna kadar konuşturmuş. Hayatından kesitleri, duygularını, bazen acıyı bazen de umudu öyle bir işlemiş ki, dinlerken sanki onunla aynı odada oturup dertleşiyormuşsun gibi hissediyorsunuz. Albüm baştan sona bir yolculuk gibi; her şarkıda başka bir anıya, başka bir hisse kapılıyorsunuz. Albümün en çarpıcı parçalarından biri kesinlikle “Hikaye Bitti Çoktan”. Bu şarkı, Kayra’nın hayat hikayesini duygusal ama bir o kadar da güçlü bir şekilde anlattığı bir başyapıt adeta. Albümde yer alan şarkılar şu şekilde: “Hikaye Bitti Çoktan, Bağışla, Tarihte Bugün, Bu Kaçıncı İsyan, Dursa Dünya, Katil Gramafon, Savrulur Zaman, Fevkalade Bir Rezaletin Peşindeyim, Katilin Parmak İzleri, Kimi Hatırlasam, Küçük Şehirlerde Trajik Tesadüfler, Karanlık Yıllar, Gidiyorum Ben.”

Normal – Da Poet ile

Kayra’nın son işlerinden biri, Da Poet’le yaptığı bu albüm. İkisi de rap dünyasında sağlam isimler, bir araya gelince ortaya şahane bir şey çıkmış. Albümün müziği de sözleri de insanı hemen yakalıyor. Farklı farklı tarzları karıştırıp eklektik bir iş yapmışlar, tekdüze değil. Da Poet beat’lerde ustalığını göstermiş, Kayra da hikayeci sözleriyle yine döktürmüş. Kulakta da kalpte de yer ediyor. Albüm 2023’ün sonunda yapılmaya başlanmış, 2024’te çıkmış. Aceleye getirmemişler, baya emek vermişler. Kayra zaten yıllardır bu işin içinde, Da Poet’le daha önce de çalışmıştı ama bu albüm başka bir olgunlukta. Sabırla uğraşıp güzel bir proje sunmuşlar.

Mesela Yani

Kayra’nın son dönemde adından sıkça söz ettiren şarkısı “Mesela Yani”, aslında birçok kişinin sandığının aksine yeni bir proje değil. Bu parça, 2013’te hayat bulmuş ve zamanla hak ettiği değeri görmeye başlamış bir iş. Şarkının hikayesi, Kayra’nın Karabük’teki evinde, gece saatlerinin ilerlediği bir anda başlıyor. Saat sabah 3’e vurmuş ve Kayra, o anlarda beat’ler arasında dolaşırken “Mesela Yani”nin altyapısına rastlıyor ve işte tam o noktada her şey kendiliğinden akmaya başlıyor. Şarkıyı bir çırpıda kaydediyor.

Aslında “Mesela Yani”nin bu kadar geç dikkat çekmesi ilginç bir detay. 2013’te ortaya çıktığında belki de dönemin müzik dünyasında yeterince yankı bulamamıştı. Ama zaman, bu şarkının değerini ortaya çıkardı. Sosyal medya platformlarında kendi kendine yayılmaya başladı, dinlendikçe dinlendi ve bugün Spotify’da 64 milyon gibi çarpıcı bir dinlenme sayısına ulaştı. Bu başarı, Kayra’nın samimi ve içten tarzının bir ödülü gibi. Şarkı, Kemal Sunal’ın “Korkusuz Korkak” filminden aldığı ilhamla da dikkat çekiyor.

Son Söz

Kayra’nın müzik kariyeri, yaklaşık 20 yıla yayılıyor ve bu süreçte o, sadece bir rapçi olmanın ötesine geçti. GINA ile yerel bir hareket başlatıp underground sahneye adım attıktan sonra, Farazi ile olan iş birliği sayesinde Türkçe rap’te kendine özgü bir yer edindi. 90BPM ile kolektif bir ruh yaratıp alternatif rap’in sınırlarını zorladı.

İngilizce öğretmenliği, onun hayatında önemli bir denge unsuru. Mesleği, müziğine entelektüel bir derinlik katarken, çocuklarla olan iletişimi de sözlerine samimiyet ve gerçeklik getirdi. Örneğin, Normal albümünde öğrencileriyle geçirdiği zamanın etkilerini hissettiğini kendisi de belirtmişti.

Kayra, Türkçe rap’te hem bir hikaye anlatıcısı hem de bir kültür taşıyıcısı. Karabük’ten İstanbul’a uzanan yolculuğunda, müziğiyle milyonlara dokundu. Albümleri ve single’ları, onun hayatından, gözlemlerinden ve duygularından izler taşıyor. Bugün, 22 Şubat 2025 itibarıyla, Kayra hala üretmeye devam ediyor; kim bilir, belki de şu anda yeni bir hikayenin ilk satırlarını yazıyordur. Onun müziği, dinleyen herkese bir ayna tutuyor: Kendi yalnızlığımızı, özlemlerimizi ve ayazda kalmış anılarımızı hatırlatıyor.