Hip Hop ve R&B: Müzikal Kesişimler

Hiphop ve R&B

Dünya genelinde herkesi etkileyen ve geniş kitlelere ulaşan iki müzik türü varsa, bunlar hiç şüphesiz hiphop ve R&B‘dir. İki tür de, genel anlamda “Black Music” (Afro–Amerikan Müzik) çatısı altında yer alıyor ve çoğu zaman birbirlerine karıştırılıyor. Ancak hiphop ve R&B, kendi benzersiz özelliklerine ve özgün köklerine sahip olmasına rağmen, birbirleriyle sıkça kesişen ve birbirlerini tamamlayan müzik türleridir.

Hiphop

Hiphop, 1970‘lerin ortalarında Bronx‘ta, New York‘ta, genellikle Afro-Amerikan ve Latin Amerikan toplulukları arasında doğdu. Hiphop kültürü; rap (sözlü ve ritmik şarkı söyleme), breakdance (sokak dansı), graffiti (duvar sanatı) ve DJ‘lik (plak çalarlarda ses manipülasyonu) olmak üzere dört temel unsura dayanıyor. Hiphop, söz yazarlığını ve ritmik ritmi ön plana çıkarıyor.

R&B

Öte yandan, R&B (Rhythm and Blues), daha çok duygusal yoğunluğu ve güçlü vokal performansları ile tanınıyor. İlk olarak 1940‘ların sonunda ortaya çıkan R&B, gospel ve bluesun birleşimi olarak kabul ediliyor. R&B, duygusal sözler, güçlü melodiler ve genellikle yumuşak ritimlerle tanınır.

Hiphop ve R&B Müzik Tarzını Yansıtan Usta Sanatçılar

Hiphop ve R&B, birçok farklı alanda kesişiyor. Özellikle 1990‘ların sonundan itibaren, birçok R&B şarkısı, Hiphop ritimlerine ve rap verse’lerine yer verdi. Bu dönemde, Mary J. Blige, Aaliyah ve Usher gibi sanatçılar, R&B ve hiphop‘un birleşimini temsil ediyor.

Özellikle son yıllarda, Drake, Rihanna ve Beyoncé gibi sanatçılar, albümlerinde hiphop ve R&B unsurlarını ustaca birleştirdiler. Drake’in müziği, R&B‘nin melodi ve duygusal yoğunluğunu, hiphop‘un ritimli ritimleri ve söz yazarlığıyla kusursuz bir şekilde harmanlıyor. Rihanna ve Beyoncé, R&B vokallerini hiphop prodüksiyonu ve rap verse’leri ile birleştirerek, iki tür arasındaki sınırları aşmayı başardı.