14 Kasım 2025’te Yayınlanan Şarkılar
Wegh – Geri Ver
Türkçe rap sahnesinin son yıllarda en çok dikkat çeken isimlerinden Wegh, dinleyicileriyle kurduğu doğrudan iletişim sayesinde kendine özgü bir topluluk yaratmayı başardı. Sahne enerjisinden sosyal medya paylaşımlarına kadar uzanan bu sıcak bağ, onun her yeni işini merak uyandıran bir ana dönüştürüyor. Özellikle konserlerdeki samimi tavrı ve sahnede ortaya koyduğu karakter, dinleyicilerin şarkılarda kendilerinden bir parça bulmasını sağlıyor. Yıl boyunca albüm sürecine ağırlık veren Wegh, “Curcuna” adını taşıyan projesini Ekim ayında paylaşmayı hedefliyordu. Ancak geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamayla albüm tarihini ileriye aldığını duyurmuş, bunun yerine ara dönemde yeni bir tekli yayınlayacağını belirtmişti. Bu sözün ardından gelen “Geri Ver”, tam anlamıyla bu gecenin en güçlü duygusal çıkışlarından biri oldu. Wegh’in vokalindeki içtenlik, şarkının her saniyesine işlendiği için dinleyen herkesin bir yerinden yakalıyor. Parçanın prodüksiyonunda Bodegagrande imzası bulunuyor. Minimal ama etkisi yüksek bir beat, Wegh’in sesinde taşıdığı duygu yoğunluğunu daha belirgin hâle getiriyor. Mix ve mastering sürecinde Jagerstereo’nun dokunuşu, parçayı tüm platformlarda pürüzsüz bir kaliteyle duyulabilir kılıyor. Müzik videosu ise PYF Media çatısı altında PoyrazYucelFilm tarafından hazırlanmış. Klipte konser görüntülerinin tercih edilmesi, Wegh’in kitleyle kurduğu bağın bir kanıtı. “Geri Ver“, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Lauda – Her Gün
Lauda, iç dünyasını saklamadan anlatmayı tercih eden isimlerden biri. “Her Yerde Kar Var” ile ortaya koyduğu duygu yoğunluğu, onun yalnızca sert ve karanlık tınlayan parçalara yönelen bir MC olmadığını, aynı zamanda kırılgan yanlarını da paylaşmaktan çekinmediğini göstermişti. Bu yaklaşım, 2025 boyunca yayınladığı dört farklı parçayla daha da belirginleşti. Hem ritmik tercihleri hem de anlatım biçimiyle Lauda’nın üretim periyodu kendine özgü bir çizgi izliyor. Her adımında farklı bir duyguyu yakalarken dinleyiciyi de kendi hikâyesinin tam ortasına davet ediyor. 5 Eylül’de paylaştığı “Yalancı Veda” sonrasında kısa bir sessizlik dönemi başlamıştı. Bu süreçte hem hazırlık aşamasına odaklandığı hem de yeni bir his yakalamaya çalıştığı biliniyordu. Aradan geçen iki ayın ardından “Her Gün” ile geri dönüş yapması, bu sessizliğin nedenini net bir şekilde ortaya koyuyor. Parça, Lauda’nın yaşam mücadelesi sırasında hissettiklerini hiçbir filtre kullanmadan aktardığı bir metin niteliğinde. “Ben her gün ölüp geri diriliyorum, nefes alıp versem de yaşamıyorum” satırları, hem içsel çatışmasını hem de uzun süredir taşıdığı yükü tek cümlede özetliyor. Bu ifadeler, duygusal kırılma anlarını dramatize etmeye çalışmadan, tamamen olduğu gibi sunuyor. Prodüksiyon tarafında Gett’in imzası bulunuyor. Gett’in hem altyapı tasarımı hem de mix–mastering sürecindeki hakimiyeti, parçanın ruhunu taşıyan o karanlık atmosferi pürüzsüz bir şekilde ortaya çıkarıyor. Görsel tarafta Burka’nın hazırladığı kapak tasarımı var. Lyric video kısmında ise Fahri Eren Aydoğan’ın imzası var. “Her Gün”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Aspova & Ceg – Try Hard
Aspova, uzun zamandır kendi içine kapanıp üretimini ağırlaştıran isimlerden biriydi. 15 Aralık 2023’te yayınladığı albümün ardından geçen bir yıla yakın sürede neredeyse tamamen sessizliğe bürünmüş, yalnızca Lauda ile Ağustos ayında paylaştığı “Nafile” ile dinleyicilere kısa bir selam vermişti. Bu dönem, hem müzikal anlamda yeni bir yön aradığına hem de geçmiş yılların temposundan uzaklaşıp daha derin bir hazırlık içine girdiğine işaret ediyordu. Bekleyiş uzadıkça merak da arttı. Özellikle Aspova’nın duygusal yoğunluğu yüksek anlatımı ve iç sesini saklamadan kullandığı tarzı seven dinleyiciler için “Acaba yeni albüm ne zaman?” sorusu aylardır gündemdeydi. Geçtiğimiz günlerde nihayet bu sessizlik bozuldu. Aspova, hem albümün adını duyurdu hem de proje hakkında uzun süredir merak edilen detayları dinleyicilerle paylaştı. Albümün ismi “FAM”. Bu başlık bile tek başına, daha kişisel bir çerçeveye işaret ediyor. Aile, çevre, bağlılık, geçmiş, yük ve güç gibi temalar hemen akla geliyor. Aspova, bu kelimeyi seçerken belli ki iç dünyasını ve yaşam çevresini merkezine almış. Bu da projenin duygusal yoğunluğunun oldukça yüksek olacağının ilk ipucu. Sözlerin ardından bekletmeden albümün çıkış parçası “TRY HARD” geldi. Üstelik parçada Türkçe rap’in önemli isimlerinden, aynı zamanda Aspova’nın yakın arkadaşı olan Ceg yer alıyor. Bu birliktelik, ortaya çıkan işin atmosferini daha da güçlendiriyor. Aspova’nın uzun bir aranın ardından gelen vokalinin taşıdığı duygu, sert altyapıyla birleşince oldukça çarpıcı bir etki yaratıyor. Ceg ise her zamanki söz ustalığını konuşturarak parçaya kendine özgü bir enerji katmış. Haziran ayında kendi sessizliğini bozan Ceg’in bu şarkıyla yeniden sahneye dönmesi de dinleyiciler açısından ayrı bir sürpriz. Prodüksiyon tarafında Bury’nin hazırladığı zemin, parçanın taşıdığı agresif duyguya tam karşılık veriyor. Mix ve mastering işlemlerinde Kurtuluş Güven’in dokunuşu, seslerin temiz, güçlü ve dengeli bir biçimde duyulmasını sağlıyor. Kapak tasarımında Mertzv2’nin hazırladığı minimal ama etkili bir görsel tercih edilmiş. Lyric video için ise Fahri Aydoğan’ın hazırladığı sade ama akıcı bir çalışma dinleyiciyle buluşuyor. “TRY HARD”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Eza – Aleyküm Selam
Eza, 2025 yılında üretim temposunu belirli bir seviyede tutsa da adım attığı her parçada dinleyicinin dikkatini üzerine çekmeyi başarıyor. Duygusal yoğunluğu yüksek şarkılarıyla bilinen Eza, son yıllarda Türkçe rap sahnesinde hikâyesini net bir dille aktaran ve bunu yaparken sahicilikten ödün vermeyen isimlerden biri oldu. Sözlerinde yaşadığı kırılmaları saklamadan anlatması, müziğini yalnızca dinlenen bir form’a değil, aynı zamanda hissedilen bir atmosfere dönüştürüyor. Her parçasında kendine ait o karanlık gölgeyi taşıması da onu diğer MC’lerden ayıran detaylardan biri hâline geldi. Bu gece yayınlanan “Aleyküm Selam”, Eza’nın hem duygusal hem de karanlık hat üzerinde ilerleyen anlatım alışkanlığının yeni bir parçası niteliğinde. Afrobeat dokunuşlarını lirikaliteyle birleştirmeyi başarması, parçanın genel havasını dengede tutuyor. Şarkı boyunca kullanılan ritim tercihleri, vokalin taşıdığı karanlığı destekliyor. Eza, yaşadığı duygusal gerçekleri filtrelemeden müziğe aktarmayı seçmiş. Müzik videosu, şarkının anlattığı atmosferi çok net şekilde yansıtıyor. Yukarıdan sarkan tek bir mikrofonun önünde performans sergileyen Eza, arka planda yer alan maskeli kalabalıkla birlikte güçlü bir görsel bütünlük kuruyor. Yönetmen koltuğunda Amiral bulunuyor. Prodüksiyon tarafında Kein Rudd’un düzenlemesi, parçanın duygusal tarafını oluşturuyor. Rudd’un altyapıya yerleştirdiği geçişler, özellikle şarkının ortasında yükselen bölümü daha çarpıcı hâle getiriyor. Mix sürecinde Kalimero’nun imzası, vokalin derinliğini koruyan net bir işçilik ortaya koyuyor. Mastering kısmında ise Buğra Kunt’un temiz ve yüksek hacimli bir final dokunuşu var. “Aleyküm Selam”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Mekan1k – JönTürk
Mekan1k’in sahneye adım atışı çok eski değil. 17 Ekim 2024’te yayınladığı “Turkish Delight” ile başlayan hikâye, kısa sürede kendine özgü bir çizgi oluşturdu. Müzikal kimliği henüz yolun başında olmasına rağmen, ne anlatmak istediğini bilen, neyi savunduğunu açıkça gösteren bir MC profili çizdi. Bu nedenle bu gece dinleyiciyle buluşan ilk albüm “JönTürk”, yalnızca bir müzikal başlangıç değil; aynı zamanda kimliğini, karakterini ve durduğu yeri ortaya koyuyor. Mekan1k’in milliyetçi duruşu, yalnızca söylemlerine değil, doğrudan projenin ruhuna yansımış durumda. Albüme verdiği isim bile bunu açıkça ortaya koyuyor. “JönTürk”, hem tarihsel bir göndermeyi hem de sanatçının kendi bakış açısını içinde barındırıyor. Albüm boyunca sık sık karşımıza çıkan kültürel referanslar, onu yalnızca rap yapan biri olmaktan çıkarıp, hikâyesini kendi geçmişiyle bağlayan bir anlatıcı hâline getiriyor. Bunun en belirgin örneklerinden biri, “Çılgın Eylem” adlı parçada duyulan sözlerde gizli. “Ata’mdan öğrendim nasıl oynanır Zeybek, Vatandan öğrendim nasıl atlanır hendekten” dizeleri, hem kişisel duruşunu hem de ait olduğu kültürel çerçeveyi güçlü bir dille yansıtıyor. Sert, yer yer duygusal, yer yer meydan okuyan bir yapıya sahip olan şarkı, albümün omurgasını oluşturan karakteristik duyguyu da temsil ediyor. Prodüksiyon tarafında Jenx’in imzası tüm projeyi taşıyor. Albümdeki en dikkat çeken anlardan biri, “Misak-ı Milli” adlı parçanın girişinde yer alan bölüm. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyetimizin 10. yılında yaptığı konuşmadan alınan satırlar, parçaya hem tarihsel bir derinlik kazandırıyor hem de albümün genel temasıyla güçlü bir bağ kuruyor. “JönTürk”, toplamda şu parçaları barındırıyor: Çılgın Eylem, The Wolf, Sabır Lazım, Acelem Var, Et Döner, Terminatör, Protest, Bilirkişi, Manisa Efesi Ferdi Zeyrek, Misak-ı Milli ve JönTürk. Bu çeşitlilik, Mekan1k’in henüz kariyerinin başında olmasına rağmen geniş bir anlatım alanına sahip olduğunu kanıtlıyor. “JönTürk”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Noıre & kAHN – fLU
Türkçe rap sahnesi her yıl yeni sesler kazanıyor, fakat 2025’te dikkat çeken iki isim varsa o da NOIRE ve Kahn. Kariyerlerine aynı yıl içinde adım atan iki genç sanatçı, tekli yayınladıkları ilk günden itibaren radarımıza girmiş, kısa sürede potansiyellerini belli etmişlerdi. 17 Ekim’de gelen bireysel paylaşımlar —Noire’ın “NEDEN UZAKSIN?” ve Kahn’ın “parazit”— hem sound hem duygu yoğunluğu açısından yeni nesil rap anlayışının taze bir temsilcisi gibiydi. Bu gece yayımlanan ortak çalışma “FLU”, ikilinin müzikal yönlerinin birleştiğinde ne kadar uyumlu bir tablo ortaya çıkardığını net şekilde gösteriyor. NOIRE ve Kahn, kariyerlerinin henüz başında olmalarına rağmen hem teknik hem duygu aktarımı açısından oldukça iyi işler üretmeye başladılar. Bu durum, onları yeni nesil isimler arasında bir adım öne taşıyor. “FLU” özelinde bu olgunluğu ilk saniyede hissetmek mümkün. Prodüksiyon tarafında Avram’ın imzası bulunuyor. Mix ve mastering sürecinde Dante’nin adı geçiyor. Parçanın teması kaçınılmaz olarak duygusal. Hüzünlü bir bağ, yorgun bir sorgulama, kendi dünyasıyla yüzleşen bir anlatım var. Müzik videosunun yönetmen koltuğunda Yusuf Ela oturuyor. Ela’nın kamera tercihleri, parçanın duygusal tonunu destekleyen türden. “FLU”, yeni neslin iki genç yeteneğinin birleştiğinde ne kadar güçlü olabileceğini ortaya koyuyor. NOIRE ve Kahn ikilisi, müziğe yeni başlamış gibi değil; ilk adımlarında bile ne yapmak istediklerini bilen iki isim gibi duruyor. “FLU”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Ceylo – Hoolıgan
Onelab bünyesinde son dönemde adını giderek daha fazla duyuran Ceylo, özellikle 2025’in ikinci yarısında üretim hızını artırarak kendi kitlesini genişletti. Çıkardığı her yeni parçada karakterini daha net ortaya koyan, sound dünyasını sert bir çizgide tutan ve sözlerinde taviz vermeyen tutumu sayesinde, kısa sürede rap sahnesinde ayrı bir yere yerleşti. Bu gece yayınladığı “HOOLIGAN”, hem kendi tarzının devamı hem de son dönem çalışmalarının doğal bir uzantısı niteliğinde. Ceylo, müzikal karakterini oluşturan agresif tavrı yalnızca vokalinde değil, söz yazımında da belirleyen isimlerden biri. Prodüksiyon tarafında Erdinç Güzelcan’ın dokunuşu, parçanın omurgasını oluşturan en önemli etkenlerden biri. “HOOLIGAN”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Yirmibir & Alpha – Güvendiğim Dağlarda
2025’in son çeyreğine yaklaşırken hem üretimi hem de sahnede görünürlüğü artan isimlerden biri olan Alpha, bu gece yılın ikinci şarkısıyla geri döndü. Öte yandan Yirmibir ise bu yılı daha dengeli bir tempoda geçiriyor; ancak ortaya koyduğu her parça belirli bir çizginin altına hiç düşmedi. İki farklı rotadan ilerleyen bu isimlerin ilk kez bir şarkıda buluşması, ortaya nasıl bir atmosfer çıkacağına dair doğal bir merak yarattı. “Güvendiğim Dağlarda” işte tam olarak bu merakın karşılığını veren bir proje oldu. Alpha ve Yirmibir, ses tonları ve yazım tarzları bakımından birbirinden uzak gibi görünse de parçaya girdikleri anda oldukça uyumlu bir bütünlük yakalıyorlar. Şarkıya yükledikleri duygusal ağırlık, vokallerine yansıyan yumuşak tonlar ve kendi hikâyelerini sade bir dille aktarma biçimleri, parçayı ilk saniyeden itibaren sürükleyici hâle getiriyor. Prodüksiyon tarafında yiidkukidap’ın hazırladığı altyapı, şarkının hissettiği duyguyu tamamlayan bir etki yaratıyor. Şarkıda mix kısmında Sefa Berke’nin, mastering sürecinde ise Albert Punchline’ın imzası bulunuyor. Müzik videosunun yönetmenliğini üstlenen Mustafa Maruf Can, şarkının içsel atmosferine uygun bir görsel dünya kurmuş. “Güvendiğim Dağlarda”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Artım – Siyah Gözlerim
Türkçe rap sahnesine yeni katılan her isim, kendi hikâyesini anlatacağı ilk adımı atarken büyük bir sınavdan geçiyor. Bu adım, dinleyicinin zihninde oluşacak ilk izlenimi belirliyor. İşte Artım tam olarak bu gece bu sınava girdi ve çizdiği portre, ilk şarkı için şaşırtıcı derecede iyi bir başlangıç sundu. Hem duygusallık taşıyan hem de sert bir dış kabuğa sahip “Siyah Gözlerim”, Artım’ın yalnızca müziğe giriş yapmadığını; aynı zamanda belli bir karakteri baştan ortaya koyma hedefi taşıdığını gösteriyor. İlk şarkı olmasına rağmen Artım’ın vokal performansı oldukça yerinde. Prodüksiyon tarafında Burak Gassanov’un imzası şarkıya ayrı bir güç katıyor. Müzik videosu da parçanın enerjisini görsel şekilde tamamlıyor. Yönetmen koltuğunda Atabey Kayacı bulunuyor ve Kayacı’nın tercih ettiği dinamik kurgu, parçanın hareketli ritmini doğrudan yansıtıyor. Videoda ağırlıklı olarak Artım’ın sahne performanslarına yer verilmesi, şarkının anlatısını daha canlı hâle getiriyor. “Siyah Gözlerim”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Dankor – Noib
Dankor, müzik sahnesine ilk adımını 2021’de yayınladığı “Parti Parti” ile atmıştı. Ardından “İstanbul Express”, “Böyle Rahat” ve “Tüm Gözler Üstümde” gibi parçalarla üretimine devam ederek sahnede nasıl bir karakter taşıyacağını yavaş yavaş netleştirdi. 28 Temmuz 2023’te yayımladığı “Tüm Gözler Üstümde” sonrası uzun bir sessizlik dönemi başlamıştı. Bu ara, hem dinleyicilerde merak uyandırdı hem de Dankor’un yeni işlerinde nasıl bir yön izleyeceğine dair soruları artırdı. Aradan geçen 2.5 yılın ardından bu gece gelen “NOİB”, sessizliğin boşuna olmadığını açıkça gösteriyor. Dankor, hem flow hâkimiyeti hem de vokal enerjisiyle geri dönüşünü sağlam bir şekilde gösterdi. Uzun süredir sahnelerden uzak kalmış olmasının getirdiği yoğun birikim, şarkının her saniyesine yansıyor. Parçanın temposu ve ritmik akışı, Dankor’un performans odaklı müziğe ne kadar uygun bir sese sahip olduğunu tekrar hatırlatıyor. Bu etkileyici geri dönüşün bir diğer önemli tarafı ise prodüksiyonun tamamen Dankor’a ait olması. Müzik videosu ise şarkının enerjisini görsel olarak tamamlıyor. Yönetmen koltuğunda Doğan Kınalı oturuyor ve hazırlanan performans videosu, parçanın sahne odaklı ruhunu doğrudan yansıtıyor. “NOİB”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
The Pol & Rmdn – Kaçmak
Bu gece yayınlanan işler arasında en dikkat çekici ortaklıklardan biri hiç şüphesiz The Pol ve RMDN ikilisinin bir araya geldiği “KAÇMAK” oldu. Daha önce müzikal anlamda yolları kesişmeyen iki ismin böylesine uyumlu bir iş çıkarması, dinleyicilerin ilk saniyeden itibaren fark ettiği iyi bir kimya yarattı. The Pol, son dönemlerde vokal hattındaki esnekliğiyle iyi bir dinleyici kitlesine hitap eden isimlerden biri. RMDN ise gerek prodüksiyon kalitesi gerek ses tasarımı konusunda kendine özgü bir alan oluşturarak adından söz ettirmeye başlayabilecek isimlerden bir tanesi. RMDN’in altyapıda tercih ettiği afrobeat dokuları, şarkının atmosferini belirleyen asıl unsur diyebiliriz. The Pol ise bu altyapıya tam karşılık gelen bir vokal çizgisiyle şarkının ruhuna nokta atışı yapmış. “KAÇMAK”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Caıro – Düğüm
Cairo, 2025 yılı boyunca üretim temposunu koruyan isimlerden biri olsa da son üç ayı sessiz geçirmişti. 8 Ağustos’ta yayınladığı “Zordu” sonrasında stüdyo paylaşımlarının azalması, dinleyicilerde bir merak yaratmıştı. Çünkü Cairo’nun her yeni işinde kendi dünyasından bir parça taşıma alışkanlığı, onu takip eden kitle için belirsiz sessizlikleri daha da dikkat çekici hâle getiriyor. Bu gece yayınlanan “Düğüm”, hem bu sessizliğin nedenini hem de Cairo’nun son dönemdeki ruh hâlini net bir şekilde özetleyen bir çalışma gibi duruyor. Cairo’nun kişisel tarzı zaten sertlik ve karanlık bir atmosfer üzerine kurulu. Ancak “Düğüm”, bu sertliği bir adım daha yukarı taşıyan bir enerjiye sahip. Sözlerin keskinliğinde, vokalin vuruculuğunda ve şarkının genel temposunda bunu fazlasıyla görmek mümkün. Parça, Cairo’nun daha önceki işlerine göre daha yoğun bir gerilim barındırıyor. Gitar tınılarının şarkıya dahil edilmesi, parçaya farklı bir renk katmakla kalmamış; atmosferi daha da karanlıklaştıran bir unsur hâline gelmiş. Pek çok parçada gitar melodileri yumuşatma görevi görürken burada tam tersine, sertliğin derinleşmesini sağlayan bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Prodüksiyon tarafında Rody ve Yusuf Can Kılınç’ın imzası bulunuyor. Altyapının sert ve karanlık dokusunu oluşturan temel yapı Rody’e ait. Mix ve mastering işlemlerinin Rody tarafından yapılması, parçanın bütünlüğünü bozmadan daha pürüzsüz bir son hâl ortaya çıkarmış. Müzik videosu ise parçanın atmosferini tamamlayan sağlam bir görsel sunuyor. Yönetmen koltuğunda Mario Da Sanchez oturuyor. “Düğüm”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Xır & Azerıno361 – Nereye Kadar
Berlin’e taşındığından beri hem yaşam tarzını hem de müzikal vizyonunu genişleten Xir, yıllardır alıştığımız enerjisini yeni bir kültürün içinde yeniden şekillendirerek yoluna devam ediyor. İstanbul Trip döneminden bu yana hem söz yazımındaki keskinlik hem de teknik tarafındaki gelişim her projede daha belirgin hâle gelmişti. Xir’in yanında bu kez Azerino361 var. Almanya merkezli üretimleriyle tanınan Azerino361, kendi sound çizgisini hem melodik hem agresif bir yapıyla birleştiren bir MC. Prodüksiyon tarafında Mueckebeatz imzası bulunuyor. Sound tercihlerindeki modern trap öğeleri, parçada sağlam bir temel oluşturuyor. Beat’in sert vuruşlarıyla birlikte kullanılan minimal melodiler, hem Xir’in vokaline yer açıyor hem de Azerino361’in akışına alan tanıyor. Parçayı yalnızca teknik olarak değerlendirmek yeterli değil. Çünkü “Nereye Kadar”, Xir’in yeni döneminin işareti gibi duruyor. Berlin sokak kültürünün getirdiği sertlik, disiplin ve özgürlük hissi; İstanbul Trip DNA’sıyla birleştiğinde ortaya farklı bir enerji çıkmış. Xir, uzun süredir hem bireysel hem de kolektif anlamda üretmeye devam eden bir isim. Bu parça, onun hâlâ taze ve üretken olduğunun güçlü bir göstergesi. “Nereye Kadar”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Öge471 – Arkadan Sivil Bağırıyor
Öge471, son dönemin en çok konuşulan gruplarından Manifest’e attığı diss sonrası kendi temposunu bilinçli olarak düşürmüş ve birkaç haftalık sessizlik dönemine girmişti. Bu sessizlik dinleyicilerde bir beklenti oluşturdu. Çünkü Öge471, hem teknik anlamda gelişimini sürdüren hem de kendi tavrını her şarkısında biraz daha keskinleştiren bir MC. Bu nedenle sessizliğin ardından nasıl bir iş geleceği merak konusuydu. Bu gece yayınlanan “ARKADAN SİVİL BAĞIRIYOR”, bu merakın karşılığını fazlasıyla veriyor. Parça, Öge471’in karakterini taşıyan hızlı, agresif ve bilinçli bir akışla açılıyor. Daha ilk satırlardan itibaren özgüven hissediliyor. Rap sahnesinde kökleri sağlam isimlere saygı duruşu niteliğinde bir Jay-Z referansı kullanması, hem kültürel bilincini hem de global hip-hop damarına ne kadar yakın durduğunu gösteriyor. Son dönem çalışmalarında kendini sürekli yukarı taşıyan Öge471, bu parçayla birlikte teknik becerisinin artık oturduğunu ve kendi çizgisini belirlediğini açıkça hissettiriyor. Arka planda Kaleen’in prodüksiyon dokunuşu dikkat çekiyor. Beat, modern trap estetiğini taşımasına rağmen minimalist bir yapıyla ilerliyor. Mix ve mastering aşamalarında Berkant Merdivan’ın imzası bulunuyor. Son dönemde adını sık duymaya başladığımız Berkant, vokali hem net hem de yüksek enerjiyle duyurmayı başarmış. Müzik videosu ise İlhan Karakurt’un yönetmenliğinde hazırlanmış. “ARKADAN SİVİL BAĞIRIYOR”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Lider – Yapamam Affet
2025 boyunca kendi çizgisini adım adım genişleten Lider, yılın son çeyreğinde üretim temposunu belirgin şekilde artırarak dikkatleri yeniden üzerine çekmeyi başardı. Sonbahar döneminde yayınladığı “Düş” ve “Kendiliğinden” adlı parçalar, hem vokal tekniğindeki gelişimi hem de duygu aktarımındaki olgunluğu açık şekilde gösteriyordu. Bu iki çalışma, onun müzikal olarak daha yerleşik bir noktaya doğru ilerlediğinin güçlü bir işaretiydi. Şimdi ise bu gece gelen “Yapamam Affet”, tüm bu sürecin bir devamı gibi duruyor. Lider, her projesinde kendini biraz daha geliştirerek ilerleyen bir MC görüntüsü veriyor. Özellikle son bir yılda vokal hattındaki yükseliş çok net hissediliyor. Prodüksiyon tarafında Bilal Erkuş’un hazırladığı altyapı oldukça başarılı bir denge sunuyor. Lider’in son dönem çalışmalarına baktığımızda üretim disiplininin arttığını, kendi müzikal kimliğini netleştirdiğini ve her yayınladığı işi bir üst seviyeye taşıdığını görmek mümkün. “Yapamam Affet”, onun artık tamamen oturmaya başlayan tarzının bir yansıması gibi. “Yapamam Affet”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Kök$vl – Yana Kay
KÖK$VL, son dönemde eğlenceli ve hareketli şarkılarla müzikal kimliğini daha da belirgin hâle getiren isimlerden biri oldu. Üretim sürecini hızlandırdığı bu dönemde hem ritmik tercihleri hem de yazım tarzıyla genç dinleyicinin dikkatini çeken bir çizgi oluşturdu. Geçtiğimiz hafta yayıNladığı “Şaka Mısın Knk” ile bu enerjik serinin fitilini ateşleyen KÖK$VL, arayı açmadan bu gece yeni teklisi “Yana Kay” ile sahneye geri döndü. Sadece bir haftada peş peşe iki enerjik çalışma ortaya koyması, onun 2025’in son bölümünü tamamen yüksek tempoyla geçirmek istediğini gösteriyor. “Yana Kay”, KÖK$VL’nin eğlence odaklı müzik yaklaşımını en net şekilde ortaya koyduğu parçalardan biri. Şarkı, daha ilk saniyelerde ritmiyle dinleyiciyi içine çekiyor. KÖK$VL, vokal yönünde de bu tarzı sahiplendiğini hissettiriyor. Akıcı flow tercihleri, hızlı geçişler ve eğlenceli bir yorum tarzıyla şarkıya canlılık katıyor. “Yana Kay”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Lıa Shıne – Beni Bana Bırak P2
2025 boyunca üretimiyle adından söz ettiren Lia Shine, yılın ilk günlerinde çıkardığı “Seni Değiştirmişler” ile duygusal çizgisini yeniden hatırlatmıştı. Ardından gelen “N.A.O.A”, “Hikayem” ve “Değiştim” adlı parçalar, onun söz yazımındaki içtenliği, modern vokal kullanımını ve kendi dünyasını müziğe taşıma becerisini bir kez daha göstermişti. Bu gece yayıNlanan “Beni Bana Bırak P2” ise Lia Shine’ın kariyerinde özel bir yeri olan bir hikâyeye devam niteliğinde. “Beni Bana Bırak P2”, 15 Ekim 2021’de yayımlanan “Bir Şeytan Masalı” albümündeki “Beni Bana Bırak” adlı parçanın devamı. O dönemde şarkıya Morphia eşlik etmiş. Bu kez yanında Sali var. İlk dinleyişte bile uyumları fark edilen bu ikili, parçanın etkisini oldukça artırmış. Parçanın prodüksiyonunda Archie’nin imzası bulunuyor. “Beni Bana Bırak P2”, bu gece tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Geçen hafta yayınlanan release yazımıza buraya bakarak tıklayabilirsiniz.


Bir yanıt yazın